Umur ÖZLÜER yerine
SEÇİM SİZİN
Mide bulandıran 3. Sayfa haberlerindeki cinayetlerin hiç biri bu kadar etkilememiştir insanları. Çöp tenekesinde bulunan kesik kafa , vücuttan ayrılmış, kopuk kol ve bacaklar, bavula, buzdolabına konmuş cesetler, bunların hiçbiri ,herhalde canlı canlı, işkence ile parçalanan bir heykel kadar etkileyici olamaz .Milyonlarca insanın karşısında, göz göre göre işlenen bu cinayetin önünde seçim turuna çıkıp,kameralara poz verenler, yarın neyin tanığıydık diyeceklerini düşünmek bile istemiyorum. Özgürlüğün, insanlığın kırıntılarının bulunmadığı , demokrasinin sindirilmediği, her türlü değerin son hızla tüketildiği bir ülkede, bu değerlerin anıtlaşması mümkün olabilir mi? Tabii ki olamaz. Bahsi geçen İnsanlık Anıtı’nın , egemenlere çaktırmadan yıkılacak kadar yükselmesi bile, bu ülkenin engel tanımayan sanatçılarının büyük başarısıdır. Tüm bu gerilemelere tanık olarak yaşamanın, gören bir gözü ,işiten bir kulağı, sözünü esirgemeyen bir dili olan herkes için ne kadar büyük bir stres getirdiğini, özellikle bu durumları kamuoyuna aktarmakla görevli özgür basın mensuplarının sağlığının nasıl bir tehdit altında olduğunu düşünerek, geçirmiş olduğu kalp rahatsızlığından dolayı, geçmiş olsun ziyaretine gittiğim Çağdaş Marmaris Gazetesi sahibi, Cumhuriyet Gazetesi Marmaris Temsilcisi Mehmet Emin Berber’le daha iki kelime konuşmaya fırsat bulamadan içeri doluşan AKP Seçim Timi'nden baktım ki bana oturacak yer kalmadı , “Siyaset İçeri, Kültür Sanat Dışarı” sözü ile müsaade isteyerek gitmeye davrandığımda bir el koluma yapıştı. Yapışan –Siz benim kim olduğumu biliyor musunuz? Ben– Hayır, siz benim kim olduğumu biliyor musunuz? Yapışan- Beni tanıdığınızda bu sözlerinize pişman olacaksınız. Ben- Sözlerim sizin şahsınız ya da temsil ettiğiniz bir kuruma özel değildir, ayrıca bin yıllık haklı geçmişi olan bu sözlerden, niçin siz alındınız? Yapışan- Buyurun oturun size anlatayım. Ben- Burası arkadaşımın yeri, ikimiz de burada misafiriz, işte kartvizitim , kültür sanatla tanışmak isterseniz gelin görüşelim.Hepiniz beklerim sevgili arkadaşlar, sağlıcakla kalın. Diyerek kendimi kapı dışarı zorlukla attım. Ardından uğradığım Park FM Radyomuzun kapısında bulduğum seçim broşürlerinde (Radyo AKP İlçe Merkezi ile kapı komşusu) koluma yapışan arkadaşın remini gördüm. Muğla AKP 1. Sıra Milletvekili Adayı Ali Boğa. Fethiye Karaçulha Köyü doğumlu olan Boğa, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müsteşarlığı görevini bırakıp, Milletvekili Adayı olmuş. Hayırlı olsun. Seçim broşüründe yer alan “Yaptıklarım ve Hedeflerim” bölümünde Sanatın “S”si yok , kültür kelimesi ise bir Kültür Balıkçılığının gelişmesi konusunda, bir de Fethiye Eğitim Kültür ve Araştırma Vakfı ile Fethiye’ye Üniversite kurma çalışmalarına katkı sağladı. cümlesi içinde geçiyor. Ayrıca, ilki yapıldıktan sonra , organizatörleri soruşturma geçiren , tartışmalı ilk Rodos Fuarı’na izin veren ve koordine ettiği de Ali Boğa tarafından vurgulanan ,daha sonraki yıllarda tekrarlanamayan, geçen yıl Bölge Ticaret Odaları’nın adeta bir plasiyer gibi çalışarak destek vermelerine rağmen ilan edilen tarihte gerçekleşmeyerek iptal edilen, bu fuarın yer aldığı “Yaptıklarım” bölümünün yanı sıra, “Hedeflerim” bölümünde ise Muğla İl’i ile ilgili hiçbir somut proje bulunmayan, bu seçim broşürünün diğer maddelerini gelecek yazımda ayrıca irdeleyerek sizlere aktaracağım. Bu arada , Ali Boğa kardeşimize küçük bir hatırlatma yapmakta fayda görüyorum. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından Fuar düzenleme yetkilerinin TOBB ne devredilmesi sonucu, Büyük Şehirlerin Fuar Tekelciliğine yol verilmiş, Anadolu Fuarcılığı öldürülmüş, Muğla Bölgesinde faaliyet gösteren bir çok firma Çadırkondu Fuarcılığı yapmamak için sektörden çekilmiş olup, Muğla İl’i halen TOBB şartlarına uygun bir Fuar Ve Kongre Merkezi bulunmadan Turizm yapmaya çalışan bir İl olma ayıbını taşımaktadır. Siyasiler tarafından adeta bir yılan hikayesine dönen yıllanmış vaatlerin ise hala seçim meydanlarında söylenmesi halka hiç, ama hiç inandırıcı gelmemektedir.
Marmaris Belediyesi tarafından yapılan çalışmalarla, daha da güzelleşerek yeni çehresine kavuşan yat limanından yürüyerek eve döndüğümde. Armutalan CHP Belde Teşkilatı tarafından bırakılmış boş bir ekmek torbası ile karşılaştım. Yöremizde gelenektir Düğün, Sünnet, Nişan davetiyeleri Oku denilen kişiye özel armağanlarla gönderilir.Peki, anladık bu torba, hoş bir seçim daveti de , torba niye boş? Mesajınız ne? Torba Bizden Ekmek Siz den mi? Yoksa, bizim Seçim Rüşvet bütçemiz ancak bu kadarına yetiyor mu? Veya, Seçim öncesi verdiğimiz bu boş torba , oyunu bize verirsen dolacaktır anlamında mı? Ya da biz emeksiz ekmek dağıtmayız , torba bizden, içini emek verip ekmekle doldurmak sizden mi? Öyleyse ki doğrusu budur, balık vermek yerine balık tutmayı öğretirseniz , yardımcı olduğunuz kimse, hiçbir zaman aç kalmaz misali. O zaman bu torbanın içine bir de ekmek nasıl yapılır tarifi koysaydınız fena mı olurdu. Ya da Muğla 1. Sıra CHP Milletvekili olan Tolga Çandar CDsi hiç olmazsa halkın karnı değil, ama ruhu doyardı.
Seçim zamanı halkı ziyaret edip kalem, çakmak,kömür, buzdolabı, çekyat, ekmek torbası dağıtan siyasi parti mensupları, ne yazık ki halk siyasi partilere olan güvenini yitirmiş durumda. İlk işiniz, siyasi partilerde liderlerin değil ,demokrasinin gücünü yerleştirerek halkın güvenini sağlamak olsun. Bu günkü durumu ile “siyasi partiler, hukuksuzluğu yasal hale getiren organlardır”. Bu sarmaldan çıkış ise ancak *PartiSiz yöntemle mümkündür.
Seçim sizin hoşça kalın dostça kalın.
Umur Özlüer
Not: PartiSiz teorisyeni Em. Öğrt. Yazar Salih Ekinci’dir.
19 Mayıs 2011 Marmaris
Yıllardır aradığım kişileri buldum. Benin gibi düşünen insanları bulmaktan mutluyum.